28 Şubat 2021 Pazar

Türkmenin Refah İlkesi -Yılmaz Parlar


PARLAR MEDYA  
Türkmenin Refah İlkesi

  


Türkmenin Refah İlkesi 



Türkmenistan’ın Bağımsızlığının 30. Yılında 2021 yılının “Türkmenistan-Barış ve Güven Ülkesi” yılı olarak ilan edilmesi, Devlet Başkanı Sayın Gurbanguly Berdimuhamedov’un armağan etmiş olduğu “Türkmen’in Refah İlkesi” kitabının Türkçesinin tanıtım “Türkmenistan–Barış ve Güven ülkesi” yılı  

Türkmenistan Devlet Başkanı’nın Kitabının Tanıtım Toplantısı yapıldı. 



İstanbul üniversitesi Cerrahpaşa sosyal Bilimler Yüksek okulu Sarigazi yerleşkesi konferans salonunda 26 Şubat 2021 Cuma günü gerçekleşen tanıtım toplantısında; Türkmenistan İstanbul Başkonsolosu Myratgeldi Seyıtmammedov, yaptığı açılış konuşmasında; “Türkmenin Refah İlkesi” kitabı on iki bölümden ibaret olup, kitapta hayatın mayası, zeminin esenliği, ebedi yaşamın yönleri, bilimin önemi, sağlıklı yaşam ilkeleri, çalışkanlık, misafirperverlik, dostluk ve kardeşlik ilişkileri, birlik-beraberlik gibi kavramlar kapsamlı olarak anlatılmaktadır."dedi



 İki ülkenin İstiklal Marşlarının okunması ve saygı duruşu sonrası  Türkmenistan İstanbul Başkonsolosu Myratgeldi Seyıtmammedov,  Türkmenistan Ankara Büyükelçisi Işankuli Amanliyev, Çanakkale 18-mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa HAYEF Prof. Dr. Yıldız Kocasavaş, Türk Dünyası Danaışma ve Yarımlaşma Derneği Halit Kanak

Türkmenistan Dışişleri Bakanlığı Uluslararası İlişkiler Üniversitesi Merdan Baycanov, Marmara Gurubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı Başkan Yardımcısı Sezgin Bilgiç, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa HAYEF Doç. Dr. Nurcan Güder, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Rektörü Prof. Dr. Nuri Adın birer konuşma yaparak kitabın içeriklerin öneminini vurguladılar..

 

Türkmenistan İstanbul Başkonsolosu Myratgeldi Seyıtmammedov,  Türkmenistan Devlet Başkanı Sayın Gurbanguly açılış konuşmasında Berdimuhamedov’un armağan etmiş olduğu “Türkmenin Refah İlkesi” kitabının Türkçesinin tanıtılması amacıyla düzenlediğimiz konferansa katılım için teşekür ederek, "Orta Asya’nın ekonomik açıdan hızlı büyüyen ve dünyanın enerji kaynakları bakımından zengin ülkesi olan Türkmenistan devletimiz, “Türkmenistan - Barış ve Güven Ülkesi” yılı olarak ilan edilen 2021 yılında Bağımsızlığının 30. Yılını kutlayacak."sözleriyle konuşmasına ufuk turu yaptırarak devam etdi. 

Seyıtmammedov, "Türkmenistan, bağımsızlığını kazandığı ilk yıllardan itibaren Dış Politikada önemli başarılar elde etmeye başladı. BM Genel Kurulu,  12 Aralık 1995 tarihinde Türkmenistan’a “Daimi Tarafsız Ülke” statüsünü vermiştir. Nitekim Türkmenistan’da tarafsızlık, devletin en önemli ilkelerinden biri olarak kabul edilmekte ve Dış Politika bu statü temelinde belirlenmektedir. “Aktif tarafsızlık” ve “Açık Kapılar” politikaları çerçevesinde Türkmenistan, dünya devletleri ile ikili ve çok taraflı ilişkilerini geliştirerek, Birleşmiş Milletler, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, Bağımsız Devletler Topluluğu gibi birçok uluslararası ve bölgesel örgütler çerçevesinde çeşitli girişimlerde bulunmayı sürdürmektedir." açıklamalarında bulundu. 



Başkonsolosu Myratgeldi Seyıtmammedov,"Devletimizde son yıllarda her seneye özel bir sloganla uluslararası başlangıçlara vesile olmak gelenek haline dönüştü. 2015 “Tarafsızlık ve Barış” yılı, 2016 “Mirasa saygı duymak, Vatanı geliştirmek”, 2017 “Sağlık ve Mutluluk”, 2018 “ Sağlık ve Bahtiyarlık”, 2019 “Türkmenistan – Başarılar ülkesi”  yılı olarak ilan edilmiştir. 2020 yılı Tarafsızlığının 25. yılı vesilesiyle  “Türkmenistan - Tarafsızlığın ülkesi” yılı olarak ilan edildi." dedi  Bu senenin, sloganın “Türkmenistan - Barış ve Güven Ülkesi” olarak seçilmesi ise, Bağımsız ve tarafsız Türkmenistan’ın girişimleriyle BM Genel Kurulunun 73. Oturumunda Türkmenistan’ın başlangıçları üzerine 2021 yılını “Uluslararası barış ve güven yılı” olarak ilan etmeye yönelik Kararını oybirliğiyle kabul edilmesi açısından önemine dikkat çekdi.

 


Seyıtmammedov,"Türkmenistan Devlet Başkanı Sayın Gurbanguly Berdimuhamedov Türkmen halkının tarihi, kültürü, sanatı, sosyo-ekonomik hayatı, geçmişi, bugünü ve yarınları ile ilgili çok değerli eserlerini sıraladı  Bu bağlamda Devlet Başkanının okurlara hediye etmiş olduğu “İrfan Kaynağı”, “Barış Müziği, Dostluk Kardeşlik Müziği”“Türkmenistan – Büyük İpek Yolu’nun Kalbi”, Atta vefada da Sefa da” ve “Türkmenin Refah İlkesi” adlı kitaplarının Türkçeye çevrilmesinin sevindirici olduğunu dile getirdi.


Baş konsolos, Türkmenistan Devlet Başkanı Hürmetli Gurbanguly Berdimuhamedov yeni kitabında Türkmen halkının dünyaya örnek olan ilkeleri ile ilgili kendi ferasetli görüşlerini belirtmekle birlikte, halkının emsal geleneklerine, vatanın esenliğini sağlama ve şimdiki nesilleri terbiyeleme konularında sahip olduğu yere  işaret etdiği açıklamalarında bulundu. Kitabın öneminin altı kalın çizerek içeriklerini özetledi.


Ülke kültürlerinden verilen hediye ve toplu fotograf çekimiyle toplsntı son buldu.

yilmazparlar@yahoo.com

21 Şubat 2021 Pazar

Davut Doğan daha çok çalışmalıyız mesajı ile ilerliyor


PARLAR MEDYA  
Davut Doğan daha çok çalışmalıyız mesajı ile ilerliyor

  Davut Doğan daha çok çalışmalıyız mesajı ile ilerliyor

Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan Doğanlar Holding’in yeni mesajının “Daha çok çalışmamız gerekiyor. Çok” olduğunu belirterek, “şu anda 4 sektör 8 marka ve 2500 çalışanı ile Türkiye’nin en hızlı büyüyen kurumları arasında yer alıyoruz ama daha fazla iş ve aş yaratmalıyız dedi.

Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı Davut Doğan’ın yaptığı Türkiye’nin aile anayasasını hazırlayarak kurumsallaşma yolunda örnek olan Doğanlar Holding yeni bir sloganla yolunu davam ediyor.

“Daha çok çalışmamız gerekiyor. Çok” mesajı ile yeni dönemin başlatan Doğanlar Holding şu anda 4 sektör 8 marka ve 2500 çalışanı ile Türkiye’nin en hızlı büyüyen kurumları arasında yer alıyor.

4 sektör 8 markanın 400 noktada halka ulaştığını, 2 tasarım merkezi ile dünya ile rekabet ettiklerini söyleyen Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan “20 üretim tesisi ile Türkiye’de ve dünyada büyümeye devam ediyoruz” dedi ve şöyle devam etti:

“Balkanlardan Avrupa’ya Asya’dan Afrika’ya dünyanın her yerine ulaşmayı hedefliyoruz. En yeni işlerimizden biri Biotrend Enerji ile yenilenebilir enerji alanında yarattığımız farkı, daha fazla kişiye duyurma şansı yakalayacak bir adım atıp halka açılıyoruz. Şu günlerde bunun heyecanı içindeyiz. Doğtaş ve Kelebek ile mobilyada Türkiye’nin en değerli markaları arasındayız. Doğtaş Kelebek İlk 100 marka arasında yer alıyor. Uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance tarafından her yıl hazırlanan 2020 verileri yayınlandı. Bu yılki raporda Doğtaş Kelebek Türkiye’nin en değerli 100 markası arasında yer aldı. Yeni yatak markamızda çok büyük çıkış yakalamayı hedefliyoruz. Lova yatak yeni dönemde büyük bir çıkış yakalayacak. Perakende ve inşaatta yeni dönemde çok süprizlerimiz olacak.”

Kelebek Mobilya’nın bu yıl 85’inci yıldönümünün kutlanacağını belirten Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan, “Kelebek Atatürk’ün imzası ile açılan Türkiye’nin ilk modüler mobilya markasıdır. Bu anlamda çok köklü bir geçmişi olan ve Türkiye’deki hemen herkesin bir şekilde temas ettiği ve güvendiği markalardan birisidir. ‘Biga’dan Sevgilerle’ diyerek tek bir mağaza ile yola çıkan ve kısa sürede Türkiye’de ve yurtdışında çok sayıda mağaza ile büyümeyi başaran Doğtaş ise kaliteyi dekorasyonda tarz anlayışıyla sunan ve bu anlamda mobilya sektörüne öncülük eden bir markadır. Böyle iki büyük markayı birleştiren ve hepsi kendi alanında uzman Lova yatak, Kelebek Mutfak ve Ruumstore.com markaları ile de anlamlı yolculuğunu sürdüren grubumuzun ise bu şekilde başarılara imza atması tesadüf değil, büyük bir emek, özveri ve disiplinli çalışmanın sonucudur. Ama bunu yeterli bulmuyoruz. Daha çok iş ve aş yaratmak için daha çok çalışmamız gerekiyor. Hep birlikte başaracağız bunu” diye konuştu.

yilmazparlar@yahoo.com


14 Şubat 2021 Pazar

AvivaSA’dan Psikososyal Destek


PARLAR MEDYA  
AvivaSA’dan Psikososyal Destek

 AvivaSA’dan Psikososyal Destek



AvivaSA’dan Pandemi Sürecinde 60 Yaş Üzerine Psikososyal Destek


AvivaSA, pandeminin 60 yaş üstü insanlar üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için İstanbul, İzmir, Bursa ve Ankara Büyükşehir İlçe Belediyeleri iş birliğiyle hayata geçirdiği “Pandemi Yardım Projesi” çerçevesinde sağlıklı gıda kolisi ve sağlık, hijyen paketlerinin dağıtımının ardından çalışmalarına psikososyal destekle devam etti. Pandemi döneminde artan endişe ve yalnızlık duygularını azaltmak üzere uzman psikolog ve gerontologlardan oluşan Psikososyal Destek Ekibi ile görüşen yaşlılar, projeden memnuniyet oranlarının yüzde 100, mutluluk oranlarının 98,3 olduğunu belirtti.





Sabancı Holding ve 300 yıllık dünya sigorta devi Aviva iştiraki olan AvivaSA, Türkiye’nin yaşlanmaya hazırlığına rehberlik etmek ve toplumun yaşlılık algısının pozitife dönüşmesine katkıda bulunmak hedefiyle başlattığı “Her Yaşta” projesi çerçevesinde İstanbul, İzmir, Bursa ve Ankara Büyükşehir İlçe Belediyeleri ile işbirliği yaparak “Pandemi Yardım Projesi Planı”nı hayata geçirdi. Proje çerçevesinde bu illerde 2 bin 300 kişiye sağlıklı gıda kolileri ile sağlık ve hijyen paketleri ulaştırıldı. Projenin ikinci aşaması ise psikososyal destek oldu. AvivaSA’nın genç, uzman psikolog ve gerontologlardan oluşan Psikososyal Destek Ekibi, getirilen kısıtlamalar nedeniyle evde kalmak zorunda olan ve bu nedenle yalnızlaşan yaşlılarla telefon görüşmesi yaparak onların kaygılarını paylaştı. 904 kişiyle yapılan ve nesiller arası iletişimi destekleyen görüşmeler sonunda projeden memnuniyet oranı yüzde 100, mutluluk oranı ise yüzde 98,3 oldu.


Psikososyal Destek Ekibi ile görüşen pek çok yaşlının tekrar aranma talebinde bulunduğunu belirten AvivaSA Pazarlama ve Transformasyon Genel Müdür Yardımcısı Yeşim Taşlıoğlu, konuya ilişkin şunları söyledi: “Pandemi sürecinde en büyük risk grubunu olan 60 yaş üstü kesim kısıtlamalar nedeniyle hem psikolojik ve sosyolojik olarak olumsuz etkilendi. Psikososyal Destek Ekibimiz yaptığı görüşmeler sonucu bu kesimde karşılaştıkları en büyük sorunun maddi sıkıntılar, sağlık problemleri, dışarı çıkamama, özlem ve hastalık korkusu olduğunu tespit ettik. Bu süreçte fiziksel aktivitelerin kısıtlanmasıyla beraber hayattan keyif almadıklarını, yalnızlık hislerinin arttığı söyleyen yaşlı vatandaşlar, kendileriyle yapılan görüşme sonrası daha mutlu ve iyi hissettiklerini belirtti. AvivaSA olarak yaşlıların endişelerini ve korkularını gidermek, bu dönemde yanlarında olmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Proje kapsamında 2 bin 300 adet gıda ve sağlık kolisini ulaştırdık, Psikososyal Destek Ekibimiz ise 60 yaş üstü 904 kişiyle iletişime geçerek 416 kişiye psikolojik destek sağladı.”



AvivaSA Hakkında


Türkiye’nin önde gelen bireysel emeklilik ve hayat sigortası şirketlerinden AvivaSA Emeklilik ve Hayat, 31 Ekim 2007 tarihinde kurulmuştur. Türkiye’nin öncü kuruluşlarından Sabancı Holding ile üç yüz yılı aşan köklü bir geçmişe sahip İngiliz sigorta devi Aviva plc.’nin eşit ortaklık ilkesiyle kurulan AvivaSA’nın hisselerinin yüzde 20’lik bölümü ise “AVISA” koduyla Borsa İstanbul’da işlem görmektedir. AvivaSA, “bireysel emeklilik”, “hayat sigortası”, ve “ferdi kaza sigortası” alanlarında yenilikçi ürünlerini, benzersiz çoklu dağıtım kanalı yapılanması ile müşterilerine sunmakta; Türkiye’nin en büyük direkt satış kadrosunun yanı sıra Akbank ile iş birliği bulunan güçlü bankasürans ağı, acenteleri, tele satış kanalı ve kurumsal projeler ekibi ile hizmet vermektedir.



yilmazparlar@yahoo.com

Hilmi Güler’den Kuraklığa Çözüm Projesi: Suver Enver’den sonra Suver mi geliyor?


PARLAR MEDYA  
Hilmi Güler’den Kuraklığa Çözüm Projesi: Suver Enver’den sonra Suver mi geliyor?

 Hilmi Güler’den Kuraklığa Çözüm Projesi: Suver

Enver’den sonra Suver mi geliyor?



Bakanlığı döneminde enerji verimliliği (Enver) konusunda dünyaya örnek olan Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler, şimdi de benzeri bir çalışma olan su verimliliği (Suver) ile model olmaya hazırlanıyor

Güler’in su ve su kaynaklarının verimli kullanılması için hazırladığı yasa tasarısı uygulamaya geçerse günlük hayatımızda büyük değişim ve dönüşümler yaşanacak



Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı döneminde, Enerji Verimliliği (ENVER) yasasını çıkararak Türkiye’nin ampul, beyaz eşya, yalıtım, otomotiv ve taşıt sektörlerinde reform yapan Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler, şimdi de Su Verimliliği (SUVER) yasa taslağını hazırlıyor. 

ENVER maskotu ile enerji verimliliği konusunu halka mesajlarla başarı ile veren Hilmi Güler, şimdi de ENVER’in “kızkardeşi” SUVER maskotu ile su verimlilik ve tasarruf mesajlarını halka sunacak. 

Enerji Bakanlığı döneminde 2007 yılında başlattığı ‘Enerji Verimliliği Projesi’ ile ampullerin değişimi, beyaz eşyada da A+, A++, A+++ ve bina yalıtımı konularında adeta dönüşümün gerçekleşmesinde başrol oynayan Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler, ülke genelinde yeni bir reformun öncüsü oluyor. 



Enver’den Sonra Suver

ENVER Projesi ile Türkiye’deki elektrik ve beyaz eşya sektörünü tamamen değiştiren, tavandaki ampulden buzdolabı ve klimaya, binaların dış cephe yalıtımlarından sanayi motorlarının yeni çalışma sistemine, enerji tüketiminin düşmesine ve çevre kirliliğinin azaltılmasına kadar hemen her alanda büyük bir reforma imza atan Başkan Güler, bu kez ‘Su Verimliliği Projesi’ (SUVER) ile önemli bir çalışmayı ülke gündemine taşıyor.


Ordu Büyükşehir Belediyesi, yağmur sularından yararlanma, sarnıç uygulamaları, konutlarda ve ibadethanelerde kullanılan suyun ayrıştırılarak değişik amaçlarla kullanılması gibi konularda farkındalık projeleri başlattıktan sonra şimdi de kuraklık tehlikesine karşı ülke genelinde uygulanabilecek yeni bir proje başlatıyor. 



Yakında TBMM Gündeminde 

Yakın zamanda TBMM gündemine gelmesi için sosyal sorumluluk anlayışıyla hazırlanan yasa taslağı, suyun verimli ve etkin kullanılması, israfının önlenmesi, iklim değişikliği sebebiyle oluşacak olumsuz etkilerin hafifletilmesi ve çevrenin korunması için su kaynaklarının ve suyun kullanımında sürdürülebilirliğin sağlanmasını ele alıyor. 


Kuraklık Tehdidi 

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler, doğal varlıklarımız arasında önemli bir yer tutan suyun, tüm canlılar için büyük bir değere sahip olduğuna dikkat çekti. Güler, “Ancak aşırı kullanım, mevzuat eksikliği, iklim değişikliği ve kirlilik gibi sebeplerle su varlıklarımız hayati bir tehdit altında bulunuyor. Şu an dünya nüfusunun % 40’ından fazlası su kıtlığından etkileniyor. 2025 yılında ise 1,8 milyar insanın su kıtlığı çekilen bölgelerde yaşayacağı öngörülüyor. Küresel su varlığımızın, iklim değişikliği, kontrolsüz su tüketimi gibi sebeplerle tehdit altında olduğu bir gelecek, özellikle su zengini olmayan Türkiye gibi ülkeleri yakından etkileyecek” dedi. 


“Türkiye Su Stresinden Kurtulmalı”

Suyu varlık olarak tanıyan, yaşam için vazgeçilmez bir hak olduğunu kabul eden ve tek elden yönetecek bir Su Verimliliği Kanunu’na her zamankinden daha çok ihtiyaç olduğunu vurgulayan Başkan Güler, “Resmi rakamlar su stresi içinde olduğumuzu belirtiyor. İklim değişikliği raporlarına göre iklim değişikliğinin etkilerini en şiddetli şekilde yaşayan ülkelerden biriyiz. Bu bilgiler ışığında hazırladığımız Su Verimliliği Kanun Tasarısı, öncelikle suyu korumayı ve geliştirmeyi hedefleyen maddeler içeriyor. Bakanlığım döneminde Enerji Verimliliği Projesi (ENVER) ile ülke genelinde enerji ve elektrik sektöründe büyük değişim ve yeniliklere imza atmıştık. Su verimliliği Projesi de (SUVER) buna uygun olarak, tasarı kabul görürse ülke genelinde topyekün bir seferberliği kapsıyor” diye konuştu. 



Yasa Tasarısında Neler Var?

Kanun tasarısı, tıpkı enerji verimliliğinde olduğu gibi suyun kaynağından tüketimine kadar aşamalarda, endüstriyel işletmelerde, binalarda, tarımda, hayvancılıkta, yeraltı ve yerüstü kaynaklarında, su kaynaklarının arama, yeraltı ve yerüstünde depolama, akifer ve yeraltı barajlarının tespiti ve yönetimi ile isale hatlarında, şebekelerde su üretim tesislerinde, iletim ve dağıtım şebekeleri ile ulaşımda su verimliliğinin artırılmasına ve desteklenmesine, toplum genelinde su bilincinin geliştirilmesine, yenilenebilir su kaynaklarından yararlanılmasına yönelik uygulanacak usul ve esasları kapsıyor.  

Tasarı ayrıca, binalarda yaşam standardı ve hizmet kalitesinin, endüstriyel işletmelerde ise üretim kalitesi ve niteliğinin düşüşüne yol açmadan su tüketiminin azaltılmasını hedefliyor. 

Tasarıya göre, konut ve binalarda, endüstriyel işletmelerde, taşıtlarda ve günlük yaşamda suyun tasarrufu ve verimli kullanılması için topyekün bir seferberlik başlatılacak. 

Tasarı, her bina ve endüstriyel kuruma ‘su yöneticisi’ belirleme ve sertifika alma zorunluluğu da getiriyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde tüm bunları organize ve reorganize edecek Su Verimliliği (SUVER) Genel Müdürlüğü kurulacak. 

Genel Müdürlük bünyesinde de Su Verimliliği Koordinasyon Kurulu oluşturulacak. Kurul, milli düzeyde su verimliliği stratejileri, planları ve programları hazırlamak, bunların etkinliğini değerlendirmek, gerektiğinde revize edilmelerini, yeni önlemlerin alınmasını ve uygulanmasını koordine etmekle görevli olacak. 

Ayrıca, Genel Müdürlük tarafından yürütülen su verimliliği çalışmalarını yönlendirmek ve su verimliliği hizmetlerinin yaygınlaştırılmasında, Genel Müdürlük tarafından meslek odalarına ve üniversitelere verilen yetki belgelerini onaylayacak. 

SUVER Genel Müdürlüğü, hizmetlerin ülke genelinde sağlıklı yürütülmesi amacıyla özel şirketlere yetki belgesi verecek. Şirketler, su yöneticisi eğitimi ve sertifikalandırma faaliyetlerini yürütecek. Her bina ve endüstriyel kurumda su verimliliği çalışmaları sürekli izlenerek suyun israf edilmesi önlenecek.

Atık suyun geri kazanımını amaçlayan yasa tasarında, konutlarda veya sanayide kullanılmış suyun işlem sonrası tekrar kullanımının sağlanması amaçlanıyor. 

Yasa tasarısı, konutlarda yağmur sularının doğrudan şehir kanalizasyon hattına yönlendirmek yerine kurulacak depolarda toplanarak geri kazanımına imkan tanıyan düzenlemeler içeriyor. Bununla ilgili uygulamalar imar kanununa ilave edilerek bu yönde yeni teknoloji geliştirilmesi sağlanacak. Tasarı ayrıca, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile yerel yönetimlerin işbirliği yaparak konutların ve diğer binaların ihtiyaçlarını giderecek çözümleri getirmesini amaçlıyor.

yilmazparlar@yahoo.com